Türkiye çok büyük bir ülke
Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Biz ülke ve millet olarak enerjimizi Türkiye’nin geleceğini inşa etme yolunda seferber etmek zorundayız. Türkiye çok büyük bir ülke. Dışarıdan bakan herkes Türkiye’nin ışığını aydınlığını görüyor.” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Türkiye çok büyük bir ülke. Dışarıdan bakan herkes Türkiye’nin ışığını, aydınlığını görüyor. İçeride maalesef özellikle muhalefet partilerinin çatışmacı tavrı nedeniyle bu gerçeği göremeyen, bunun üstünü örtmeye çalışan kesimler var” dedi
Davutoğlu, Ankara HiltonSA otelinde düzenlenen Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) 9. Divan Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, ülkenin kalkınmasında çok büyük emeği olan bir toplulukla birlikte olmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Türkiye’nin bugünlere milli iradenin ipotek altına alınmak istendiği, insanının, potansiyelinin atalete mahkum edilmek istendiği günlerden geldiğini vurgulayan Davutoğlu, 28 Şubat sürecinde üretmek isteyen, ülkesine hizmet etmek isteyenlerin inançları ve fikirleri nedeniyle büyük baskılar gördüğünü belirtti.
“Her fırsatta iş dünyasıyla bir araya gelmeye özen gösteriyorum”
“Vesayetçi zihniyetler öyle bir çark kurmuşlardı ki kendileri kaybetmemek için Türkiye’nin kaybetmesini istediler” diyen Davutoğlu, “İş kurmak, insanlarımızı iş sahibi yapmak, evlerine ekmek götürmelerini temin etmek için çırpınan girişimcilerimiz inançları ve siyasi tercihleri yüzünden engellendi. O zor günlerde Anadolu Aslanları’nın bu ülkenin değerlerini koruma noktasında nasıl vakur bir duruş içinde olduklarının bizzat tanığıyım. ASKON’un gelmiş geçmiş bütün yöneticilerine, üyelerine bu güzel miras nedeniyle teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Davutoğlu, Türkiye’nin kalkınmasında çok önemli mesafeler aldıklarını ama işlerinin henüz bitmediğini ve kolay da olmadığını, küresel ekonomik krizin içinden geçerken hep beraber bunun Türkiye’ye olumsuz etki yapmaması için omuz omuza çalışmak durumunda olduklarını aktardı.
Milletten aldıkları güçle daha ileri hedeflere yürürken iş adamlarına güvendiklerini vurgulayan Davutoğlu, “Her fırsatta iş dünyası ile bir araya gelmeye özen gösteriyorum. Hükümet programı hazırlanırken ve hazırlandıktan sonra, seçimden önce ve sonra birçok sivil toplum kuruluşuyla toplantı yaptık. ASKON da bu toplantıya katıldı. Bu istişareler hep devam edecek. Sizlerle beraber karar alacak ve uygularken de sizlerin enerjisini ekonomik hayata yansıtacağız” ifadesini kullandı.
“Ülkemizi bu ateş çemberinin dışında tutmaya çalışıyoruz”
Davutoğlu, Türkiye’nin 2002 yılında çok önemli bir kavşağı döndüğünü, iflasın eşiğine kadar gelen ülkenin, bugün ekonomik başarılarıyla dünyanın parmakla gösterdiği bir başarı hikayesine sahip olduğunu aktardı.
Türkiye-AB zirvesinde bir hususu gururla liderlere ve Avrupa kamuoyuna ifade ettiğini anlatan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Dünyada çok az ülkede ve gelişmiş Avrupa demokrasilerinin hemen hemen hiçbirinde 1 Kasım’da Türkiye’de gösterilen performans, başarı gösterilmemiştir. Kolay değil. Yüzde 85 katılım, yüzde 97,5 temsil ve yüzde 49,5’luk bir iktidar. Biz sizlerle birlikte 13 yıldır hep yanlışın yerine doğruyu koymaya çalıştık. Hep çok ağır problemlerle boğuştuk. Bugün de birçok sıkıntıyla, terörle mücadele ediyoruz. Ülkemizi bu ateş çemberinin dışında tutmaya çalışıyoruz. Türkiye’de demokrasiyi güçlendirmeye çalışıyoruz. Ekonomiyi ayakta tutmaya, geliştirmeye yönelik çabalara, hamlelere devam ediyoruz. Bu zorlu süreçte bir an dahi bu ülkeye inancımızı yitirmedik, hedeflerimizden bir an dahi uzağa düşmedik. Türkiye bütün bu badireleri atlatacak ve yoluna devam edecek. 7 Haziran’dan sonra istikrarsızlık bekleyenleri, kirli planlarını bunun üzerine yapanları milletimiz ciddi bir sınavdan geçirdi ve onları sınıfta bıraktı. Türkiye büyük bir kararlılıkla geleceğe yürüyor. Bunu değiştirmeye kimsenin gücü yetmeyecek.”
“Siyasi istikrar olmadan ekonomik istikrar olmaz”
Davutoğlu, 7 Haziran seçimleri akşamında AK Parti balkonundan yaptığı konuşmada, “Türkiye’de 1 gün bile yönetim boşluğuna izin vermeyeceğiz” dediklerini belirterek, buna herkesin şahit olduğunu dile getirdi.
Çok ciddi badirelerden geçtiklerine, Türkiye’de tek başına iktidar olma imkanını elde edememiş bir partinin yönetiminde herhangi bir yönetim boşluğu hissettirmediklerine dikkati çeken Davutoğlu, şunları kaydetti:
“Bu dönemde terörle mücadele ettik, ekonomik tedbirler aldık. Anayasanın gerektirdiği geçici hükümeti kurduk. Muhalefet elini taşın altına koymaktan kaçınırken biz bütüngövdemizle taşın altına girdik ve milletimiz 1 Kasım’da bu gayretin karşılığını verdi. Ayrışma yerine birleşmenin, çatışma yerine diyaloğun, şiddet ve terör yerine huzur, özgürlük ve demokrasinin hakim olacağı bir ülke için çalışıyoruz. Bu ülkenin artık eski Türkiye’nin alışkanlıklarını taşımaya tahammülü yoktur. Siyasi istikrar olmadan ekonomik istikrar olmaz. 1 Kasım seçimleri milletimizin ülkenin istikrarı konusunda ne kadar duyarlı olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Ben bunu çok önemli görüyorum. Milletimizin basireti, dirayeti Türkiye’nin en büyük gücüdür. Türkiye’yi kanatlandıracak olan bu milletin ülkesine olan güveni ve bu güveni ayağa kaldıracak siyasi istikrara verdiği destektir. Biz ülke ve millet olarak enerjimizi Türkiye’nin geleceğini inşa etme yolunda seferber etmek zorundayız. Türkiye çok büyük bir ülke. Dışarıdan bakan herkes Türkiye’nin ışığını aydınlığını görüyor. İçeride maalesef özellikle muhalefet partilerinin çatışmacı tavrı nedeniyle bu gerçeği göremeyen, bunun üstünü örtmeye çalışan kesimler var.”